top of page
heykel 2 .jpg

Dün'ya

Doğum, yaşam, ölüm... Sonunu bildiğimiz yolun ortasındayız. Kalp atışlarımız adımlarımız. Gözlerimiz neden hep korku dolu? Varış noktamız aynıyken hele. Sevmiyorum korkmayı pek. Heyecanı, endişeyi, kalbimi hızlandıran hiçbir şeyi. Ben yolumu yavaş yürümek istiyorum çünkü. Bazen de çok seviyorum, tersine. Hayır, bu sefer ölüme koşmaktan hoşlandığımdan değil. Çünkü sevdiğim zaman hızlı kalp atışlarımı, ölüm de kaçıyor bir nebze benden. "Fani hayatında bu tutku, yaşama heyecanı neden?" soruyor. Cevabım yok, bilmiyorum. Bazen hayatı bazen de yaşadığımı hissetmeyi seviyorum, oluveriyor. Yine de zamanın bu zıtlıkları içinde insanların aynılığını düşününce komik geliyor. Doğ, büyü, oku, kalıplara gir, aşık ol -ya da olma-, evlen; sonra aynı döngüyü yaşaması üzere bir çocuk getir yıllardır tek şikayetin olan dünyaya. En güzel hayatı onun yapmaya çalış, kendininkini yapamamışken. Sonra öl. Huzur içinde öl ama. Huzursuzlukların "0" noktası olan dünyayı arınmış bir şekilde götür toprağın soğukluğuna. Ne mümkün? Hepimiz bir annenin çocuğu, hayatın sonucuyuz. Bazen sanıyoruz ki ilkiz ve sonuncuyuz. Ama görüyorum ki birbirimizi tanıyamamış, kendimiziyse "diğerleri" ile farklı sanıyoruz. Belki de bilip de bilmezden geliyoruz. İçinde aynı kalbin attığı bedenleri fazla ayırıyoruz. Nolmuş yani? Hepimiz topraktan geldik, toprağa gidiyoruz.


Berrin Mula


Son Yazılar

Hepsini Gör

2 Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating
Ali Eren ÖZDEMİR
Ali Eren ÖZDEMİR
Aug 02, 2024
Rated 5 out of 5 stars.

Son cümle çok güzel bir özet olmuş. "Hepimiz topraktan geldik toprağa gidiyoruz."

Like
Berrin Mula
Berrin Mula
Aug 02, 2024
Replying to

çok teşekkür ederim

Like

Diğer Yazılar

Güncel içeriklerden anında haberdar olmak için üye olmayı unutmayınız!

  • Instagram

© 2024 by Limits-iz Dergi. Powered and secured by Wix.

bottom of page